Blog Kategorileri
Doğal Taşlar 2
Tasarımlarımızda kullandığımız doğal taşların faydaları, Doğal taşlar hiçbir zaman doktora danışmanın yerine geçemez ve tek başına tedavi aracı değillerdir. Modern tıp tedavisine ek olarak bedendeki enerjiyi düzene sokarak iyileşmeye, daha iyi hissetmeye yardımcı olur.
Doğal Taşlar
Tasarımlarımızda Kullandığımız Doğal Taşlar ve Faydaları
Kaplan Gözü Taşı
Kaplan gözü taşı doğal taşlar arasında en değerli olanlardan biridir. Aksesuar yapımında da yoğun olarak tercih edilen bu doğal taş saymakla bitmeyen faydaları ile de bir hayli dikkat çekmektedir. Kaplan gözü taşı faydaları nelerdir diye merak ediyorsanız aşağıda maddeler halinde bulabilirsiniz: Fiziksel ve ruhsal açıdan dengenin sağlanmasını sağlar. Yaratıcılık için gerekli olan alt yapıyı hazırlamaya yardımcı olur. Madde bağımlılığın bırakılması sürecinde iradeyi destekler. Depresyona karlı etkilidir. Güneş enerjisini depolamayı sağlar. Uyuşukluk ve yorgunluğa karşı etkilidir. Toplardamar ile direkt etkileşime giren bir taştır. Bu nedenle vücudun ısınmasına sebep olmaktadır. İlhama odaklanılmasına yardımcı olur. Astım hastalığına karşı iyi gelir. Sindirim sistemi bozukluklarına karşı iyi gelir. Baş ağrılarının hafiflemesinde etkilidir. Enerjileri dengeler. Güç ve cesaret taşıdır. Ticaret hayatınızda başarılı olmanızı sağlar. Özgüven eksikliğinden kaynaklanan kıskançlık duygusuna karşı etkilidir. Kaplan gözü Taşı Kolye Faydaları Her doğal taşlı aksesuar gibi kaplan gözü taşının kullanılması ile meydana gelmiş olan tasarımlar son derece şık ve bir o kadar da kişinin sağlığı üzerinde etkilidir. Kaplan gözü taşı kolye modellerini tercih ederek sizlerde kendinizi son derece enerjik hissedebilirsiniz. Bunun yanı sıra şıklığınıza şıklık katacak olan bu göz alıcı kolyeler ile modayı takip edebilir ve şıklık yarışında önde olabilirsiniz. Kaplan Gözü Taşı Yüzük Faydaları Kaplan gözü taşı kolye modelleri kadar kadın ve erkekler tarafından yoğun ilgi gören aksesuarların başında kaplan gözü yüzük tasarımları gelmektedir. Her yaştan bey ve bayanın tarzına uyacak şekilde tasarlanıp üretilen bu şık yüzük modelleri ile hem stil sahibi olduğunuzu ortaya koyabilir hem de birinden faydalı olan özelliklerinden yararlanabilirsiniz. Kaplan Gözü Taşları Renkleri ve Anlamları Kaplan gözü taşı, kuvars grubu taşları arasında yer almaktadır. Bu taş ağırlıklı olarak demir oksit, kahverengi ve sarı tonlarından meydana geldiği için kaplan gözüne benzetilmektedir. Bu sebeple kaplan gözü adıyla bilinmektedir. Geçmiş zamanlardan günümüze Kızılderililer, Şamanlar ve Budistler tarafından kötü enerjileri kovmak için kullanılmış olan taşlardan biridir. Özellikle insan bedenine şifa verdiğine inanılmaktadır. Ayrıca bu taşın psikolojik ve fizyolojik etkileri de saymakla bitecek gibi değildir. Kaplan Gözü Taşı Özellikleri ve Faydaları Kaplan gözü taşı kuvars grubuna ait olan bir taştır. Camsı, yanardöner ve ipeğimsi bir görünüme sahiptir. Sertlik derecesi 6,5-7 arasındadır. Özgül ağırlığı ise 2,60’dır. Silika ve demir oksit elementlerinin birleşmesinden oluşan kaplan gözü taşı dayanıklı ve doğal formunda parlak bir taştır. Doğal asimetrik desenleri ve sahip olduğu sıcak renkleri sayesinde aksesuar yapımında da yoğun olarak kullanılmaktadır. Bu taşın kullanımı Antik çağlara kadar uzanmaktadır. Taşıyan kişilere odaklanma kolaylığı sağlar ve cesaret veren bir taştır. Uykusuzluğa karşı da iyi gelen bu taş zihinsel sakinlik konusunda da son derece etkilidir. Kaplan Gözü Taşının Özellikleri Nelerdir? Kaplan gözü taşı göz kamaştıran güzelliğinin yanı sıra oldukça etkili ve pek çok faydası olan taşlar arasında ilk sıralarda gelmektedir. Genel olarak takı ve tespih yapımında yoğun olarak kullanılmaktadır. Eşsiz güzelliğe sahip olan bu taş sarı, kahverengi ve üzeri beyaz çizgilerden oluşan bir taştır. Kaplan gözünün bir başka adı da “ bağımsızlık taşıdır.” Bu değerli taş ağırlıklı olarak Avusturalya, Güney Afrika ve Burma da çıkarılmaktadır. Estetik açıdan son derece dikkat çekici olan kaplan gözü taşı güzelliği sayesinde geçmişten günümüze popülerliğini kaybetmeden yoluna devam etmektedir. Kaplan gözü Taşı Özellikleri Kaplan gözü taşı özellikleri başında enerjisi çok yüksek olan bir taş olması gelmektedir. Bu enerjisi sayesinde duygulara yön verebilmesi sebebi ile bu güçlü taş sevgililerin taşı olarak da bilinmektedir. Bunun yanı sıra duyguları koruduğuna inanılan kaplan gözü taşının en bilinen özelliği koruyucu bir taş olmasıdır. Geçmiş yıllarda da kötülüklerden korunmak amacı ile kabileler tarafından yoğun olarak tercih edilmiştir. İnsanlarda bulunan korkuyu ve heyecanı azaltması da onun ağırlıklı olarak takı ve süs eşyalarında kullanılmasını sağlamıştır. Bunun yanı sıra nazara karşı koruyucu etkisinin olduğuna da inanılmaktadır. Bu sebepler nedeniyle kültürel anlamda değerli bir taş olma özelliğini korumaktadır. Bilinen bir diğer özelliği de kişilere cesaret vermesidir. Bu özelliği sebebiyle eski dönemlerde savaşa girecek olan kabile üyeleri savaş öncesi vücutlarını kaplan gözü taşı ile donatmayı tercih ederlermiş. Aynı zamanda taşın kronik mide rahatsızlığı, nefes darlığı ve astım rahatsızlıkları üzerinde olumlu etkileri olduğuna inanılmıştır. Günümüzün yegane sorunu haline gelen strese karşı da son derece etkili olan bu taş ile sizlerde günlük hayat ve iş hayatınızda yaşadığınız sorun ve strese karşı bir önem alabilirsiniz. Bunun yanı sıra uykusuzluk sorunlarında da etkin rol oynayan bu taş ile rahat uykular uyumanızı kolaylaştırabilirsiniz. Bu taşın etkilerini gösterebilmesi için ten ile teması oldukça önemlidir. Bu sebeple özellikle üzerinizde aksesuar olarak taşımanız size daha fazla fayda sağlayacaktır. Ağrılar üzerinde de etkili olan kaplan gözü taşını ağrıyı azalmasına yardımcı olmak amacı ile ağrıyan yerin üzerine koymanız son derece önemli bir detaydır. Sizlerde hem şık olmak hem de birçok derde deva olan kaplan gözü taşına sahip olmak amacı ile gümüş kaplan gözü aksesuar koleksiyonumuz arasından seçiminizi yapabilirsiniz. Bu sayede hem modayı yakalarken hem de kendinizi daha enerjik ve mutlu hissedebilirsiniz. ****Bu bilgilerin tamamı Elmas İş blog dan alınmıştır..
Taş Alırken Nelere Dikkat Etmeliyiz
Taş Alırken Nelere Dikkat Etmelisiniz? Taş alırken nelere dikkat edilmeli bundan bahsetmeden önce biraz doğal taşların özelliklerinden bahsedelim. Sonrasında taş alırken ve seçerken hangi noktalara dikkat etmeliyiz bakacağız. Doğal Taşların Özellikleri Yeryüzünde var olan her şey bir sebeple yaratılmıştır. Değerli taşlar ve yarı değerli taşlar da bu halkanın en önemli parçasıdır. Magmanın milyarlarca yılda dünyanın çekirdeğinden yukarı doğru bir lav seli olarak çıkması, çatlaklarda toplanıp taşlaşması ve bu arada gördüğü basınç ve içinde bulunan mineraller sayesinde kazanmış olduğu bir enerjisi vardır. Her taş birbirinden farklı etki ve özelliklere sahiptir. Bu taşların bazıları olumlu etkilere sahipken bazıları olumsuz etkilere sahip olurlar. Bu konuda oldukça dikkat edilmeli. Kullanacağınız bir taşın faydalarından yararlanmak istiyorsanız en önemli şart taşın gerçek olmasıdır. Bu sebeple de alışverişinizi güvendiğiniz adreslerden ve kişilerden yapmanız faydanıza olacaktır. Taş Alırken Dikkat Edilmesi Gerekenler Taş alırken dikkat edeceğiniz en önemli husus taşı severek almanızdır. Tavsiyeyle taş almamalısınız, hangi taşa ihtiyacınız varsa onu almalısınız. Kuvars taşları başta olmak üzere dokunulmuş, kullanılmış taşların arındırılmadan kullanılması sakıncalıdır. Yeni bir taş aldığınızda mutlaka taşınızı temizlemelisiniz. Şifa için alınan taşların ilgili olduğu çakralarda kullanılması daha fazla fayda getirir. Çakra: Vücudun enerji alış- veriş noktalarıdır. Vücudumuzda 7 tane çakra vardır. Çakralar ile daha detaylı bilgi için çakralar bölümüne bakabilirsiniz. Kuvars kristallerinin taşlar arasında özel bir yeri olup, insan hayatı üzerinde büyük etkileri vardır. Kuvars taşları en basit anlatımıyla enerji yönlendiricidir. Enerji tanzimi, tansiyon tanzimi, radyasyondan korunma, çakra açılmasında, şifacılıkta vb. kullanılır. Bilinçli kullanılması tavsiye olunur. Yanlış kullanımlarda zarar verebilir. Mücevher niteliğindeki değerli taşlarda rengin başladığı gibi bitmesine ve içinde nokta, çizik, çatlak olmamasına dikkat edin. Yarı değerli taşlarda ise bu durum tam tersidir. Yarı değerli taşlar (Doğal Taşlar) genelde başladığı gibi bitmez ve hiç bir zaman bir öncekinin birebir aynısı olmaz. Kristal yapılı taşların doğal, işlem görmemiş halleri insanlara daha fazla şifa ve fayda temin eder. Tabiki işlenmiş taşlarda tene değdiği zaman etkileri daha güçlü olacaktır. YAZI DEĞERLİTASLAR.GEN.TR adresinden alınmıştır...
Mavi Renkli Taşlar
Mavi Renkli Taşlar Mavi Renkli Taşlar… Sonsuzluğun, maneviyatın, barışın, huzurun, adaletin, ilhamın rengidir MAVİ… Mavi rengi sevmeyen pek yoktur sanırım. Mavi ismini arapça bir kelime olan Mai kelimesinden alıyor. Mai ise su gibi anlamına geliyor. Mavi Antik çağlardan buyana her zaman güzel hisler yüklenen bir renk olmuştur. Antik Mısır Lapis Lazuli taşını mavi renginden dolayı cennet ile özdeşleştirmiştir. Mavi insanı stresten arındırır, huzur verir, dinlendirir ve hayal gücünü kuvvetlendirir. Uykusuzluk sorunu çeken kişiler için mavi çok faydalıdır. Bu kişilerin duvarları mavi renkli odalarda uyuması tavsiye edilir. Mavi renk bilindiği gibi Gırtlak yani Boğaz çakrası ile ilişkilidir. Tiroid bezi, boyun, boğaz, gırtlak, ağız, dil diş, yüz gibi o bölgedeki organlar için olumlu etkilere sahiptir. Mavi renkli taşlarda genellikle mavi rengin bu özelliklerini taşırlar. Tabii ki istisnalar olacaktır ancak mavi genel olarak olumlu enerjiye sahiptir. Bu sebeple en bilinen mavi renkli taşları listelemek istedim. Mavi Renkli Değerli Taşlar Akuamarin Mavi denilince akla ilk gelen taşlardan Akuamarin, deniz suyu anlamına gelmektedir. Detaylar için Akuamarin Taşı Özellikleri ve Faydaları yazımızı incelebilirsiniz. Turkuaz (Firuze) Turkuaz Nam-ı diyar Firuze. Özellikle Türk tarihinde yaygın olarak kullanılmış bir değerli taştır. Dada fazla detay için Turkuaz Taşı ve Özellikleri yazımıza göz atabilirsiniz. turkuaz-tasi Kyanit Doğada birçok rengine rastlansa da genellikle mavi-beyaz yada mavi-siyah yarı saydam olanlarına daha çok rastlanır. Kyanit Taşı ve Özellikleri yazımızda daha fazla detay bulabilirsiniz. kyanite Mavi Kuvars Mavi kuvars, kuvars grubu kristallerinin nadir görülen bir türüdür. Bu sebeple kıymetlidir. Mavi Kuvars Özellikleri için ilgili yazımıza göz atabilirsiniz. mavi-kuvars Mavi Akik Mavi Akik ise akik grubunun en fazla ilgi gören türüdür. Genellikle üzerinde gri – beyaz çizgiler olur. Daha dazla detay Mavi Akik Taşı Özellikleri ve Faydaları yazımızda. mavi-akik Hemimorfit Genellikle uçuk mavi yada yeşilimsi mavi’dir. Bilinen diğer adı ise Kalamin’dir. Doğada az bulunur ve işlenmesi de bir o kadar zor bir taştır. Farklı renkleri de bulunan hemimorfit taşı yazımızı inceleyebilirsiniz. YAZI DEĞERLİTASLAR.GEN.TR sitesinden alınmıştır..
Gezegenler Doğal Taşlar ve Günleri
Astroloji, kristaller ve renkler Burcunuza ait simge, gezegen ve renk hangisi? Astrolog Şenay Yangel sizler için anlatıyor... Tarih boyunca, gezegenlere çeşitli renk ve semboller verilmiştir. Örneğin, Mars’ın rengi kırmızıdır, çıplak gözle gözlenen Mars’ta bu renk açık bir şekilde görülür. Mitolojide Savaş Tanrısı olarak adlandırılan Mars’a kan renginin hakim olması ve bu rengin Mars’a verilmesinin birçok anlamı vardır. Her gezegene bir renk tekabül eder. Şimdi sizlerle burçların ve gezegenlerin renkleri ve sembollerini paylaşmak istiyorum. Astroloji, kristaller ve renkler Renkleri insanoğlu çok eski çağlardan beri kullanmaktadır. İnsan bedeninde 7 enerji merkezi, bedenimizde ise 7 chakra vardır. Sanskritçe’de Çakra sözcüğüne “Tekerlek”, “Çark” veya “Halka” denir. Enerjetik açıdan ise Çakra “girdap” anlamına gelmektedir. Enerji merkezi olan Çakra, enerjetik bedende halka şeklindedir ve enerji, Çakra halkasının üzerinde bir girdap gibi dönmektedir. Bunun dışında Çakra, iç yaşam enerjisinin döner merkezi, iç enerji kanallarının buluştuğu, enerjinin bedene girip çıktığı ve farklı enerji düzeylerine dönüştürüldüğü bir kesişme noktasıdır. Her chakra, negatif ya da pozitif titreşimleri çeken özel bir renge bağlıdır. Astrolojik olarak da gezegen ve burçlarımıza ithaf edilmiş renkleri kullandığımızda, daha dengeli, mutlu ve huzurlu oluruz. Renklerle birlikte kristallerimizi kullanmamız bu etkiyi daha da kuvvetlendirecektir. Renkler ve kristallerin insanlar üzerinde olumlu ya da olumsuz etkileri birçok bilim insanı tarafından araştırılmış, insan üzerinde etkili oldukları bilimsel olarak da ispatlanmıştır. CHAKRALAR ve RENKLER Kişisel horoskop analizimizi yaptırdığımızda hangi gezegenimizin zayıf olduğunu öğrenir, o gezegenin renk ve kristallerini belirleyerek olumsuz ya da ilerleyen enerjileri kontrol altına alıp doğru bir enerji akışı sağlayabiliriz. Bu konuda özellikle Hint Astrolojisi’nde binlerce yıldır başarı ile uygulanan yöntemler vardır. Renkleri ve kristallerimizi doğru kullandığımızda, ruhsal ve bedensel anlamda birçok rahatsızlığımıza şifa bulabiliriz. Kristaller, daha doğrusu doğanın kendi içinde doğal bir şekilde meydana gelen her şey, mutlaka belli bir enerjiyi içinde barındırmaktadır. Evrende hiçbir şey sebepsiz yere yaratılmamıştır. Kristallerle ilgili yanlış kullanım günümüzde bir hayli yaygın durumdadır. Kristallerin satışını yapan yerlerde bile taşıdığı özellikler tam anlamıyla bilinmeden, yanlış önerilerde bulunularak satılmaktadır. “Ametist, negatif enerjiyi alır”; “Pembe kuvars, aşk taşıdır” gibi genellemeler yapılarak kullanılması son derece yanlıştır. Benim günlük burç yorumlarımda sizlerle paylaştığım renk ve kristaller o günün gezegen enerjileri incelenerek, her burcun kullanımına uygun renk ve kristaller siz değerli okuyucularımla paylaşılmaktadır. Renklerinizi kıyafet olarak kullanabileceğiniz gibi yine o renklerle kıyafetinizi tamamlayacak kombinler yapabilirsiniz. Kristaller; auramız, ruhumuz ve bedenimizde yanlış kullanım sonucu ciddi problemler yaşamımıza sebep olabilir. Örnek vermek gerekirse, “Kristal Kuvars” oldukça güçlü bir enerjiye sahip bir kristaldir ve kesinlikle sivri ucu aşağıya gelecek şekilde (dikey olarak) boyun bölgemizde taşınmamalıdır. Enerji akışı bu şekilde doğru salınım yapamayacağından kalbimizle ilgili sıkıntılara sebep olabilir. Doğru kullanım şekli, enine ve kristalin her iki ucunun da açık bırakılması şeklinde olmalıdır. Bunun gibi nice örnekler vardır. Kristallerimizin sahip oldukları enerjiyi doğru anlamda kullanabilmemiz için öncelikle mutlaka doğduğumuz andaki kişisel doğum haritamızın incelenmesi gerekir. Horoskoplarımızda bizi zorlayan enerjilerin tespit edilmesi ve neye ihtiyacımız olduğu belirlendikten sonra kristal kullanımına geçiş yapılması gerekir. Aldığınız kristalinizi mutlaka taşıdığı özelliklere göre arındırmalısınız. Yine kristalinizi teninize değecek şekilde kullanmalı ve mümkün olduğu kadar doğal kristaller tercih etmelisiniz. Kristaller kişiye özeldir ve enerji akışınızla bütünleştiğinden dolayı bir başkasının kristale dokunmaması gerekir. Dokunulduğunda yine kristalinizin özelliklerine göre arındırılması gerekir. Kullanacağınız kristali arındırma işlemi yaptıktan sonra programlamalısınız. Kristalinizle enerjinizin bütünleşmesi, birbirini tamamlayarak sahip olduğu enerjinin doğru şekilde sizin benliğinize yansıması için bunun yapılması oldukça önemlidir. Gezegenlerin yönetiminde olan birkaç kristal örneğini aşağıda veriyorum. GEZEGENLER ve KRİSTALLERİ Güneş: Kırmızı Yakut, Kırmızı Lal, Kırmızı Spinel. Ay: İnci, Ay taşı, Beyaz Zirkon, Beyaz Mercan. Merkür: Turmalin, Yeşil Yeşim Taşı, Oniks, Peridot. Venüs: Elmas, Beyaz Safir, Opal, Pembe Kuvars. Mars: Kırmızı Mercan, Kırmızı Turmalin, Kırmızı Zirkon, Carnelian. Jüpiter: Sarı Safir, Altın Topaz, Sitrin, Kehribar. Satürn: Mavi Safir, Lapis Lazuli, Malahit, Mavi zirkon. Uranüs: Granat, Spessartite, Hessonite, Turkuaz. Pluton: Krizoberil, Apatit, Turmalin, Kedi gözü. Kristaller de kişisel doğum haritasına göre belirlenmelidir. Herkes istediği kristali kullanamaz. Doğum haritasına göre belirlenecek olan kristalleri zayıf olan gezegene göre bir astrolog belirler ve bu ömür boyu kullanılabilir. Bir de ilerletilmiş doğum haritasına göre gelecekte zayıf olacak planetler belirlenir ve buna göre bu planeti güçlendirmek için dönemsel kristaller kullanılabilir. Bunların hepsini mutlaka eğitimli ve gerçek astrologlar belirlemelidir. Aksi takdirde fayda görmek yerine zarar görebilirsiniz. Son söz olarak sırf renkleri, şekilleri ilgimizi çekti diye bu kristalleri evimizde ya da bedenimizde kullanmamalıyız! KRİSTAL PROGRAMLAMA NASIL YAPILIR? Kristalinizi ¾ süt,¼ suda bekletin. Daha sonra kristalinizi sol elinize alın, sadece kristaline odaklanın ve yüksek sesle şu sözleri söyleyin: “Nefes aldığım ilk andan bugüne kadar ruhumda, bedenimde, çevremde, işimde, ilişkilerimde, aşkımda, sağlığımda, yaşamımın tümünde etkili olmuş ruhsal saldırı ve negatif enerjilerin tümünden arınıyor, yenileniyor (Kristalin adını söyleyin). Senin kozmik enerjilerinden faydalanmaya niyet ediyor, doğum haritamdaki tüm gezegenlerin zayıf enerjilerini yükseltiyor, dengeliyor, olumlu enerjiler olarak yaşamıma sevgi ile aktarman için yüzyıllardır yeryüzünden ve gökyüzünden aldığın tüm kozmik şifa yüklü ve güçlü koruyucu enerjilerini faaliyete geçiriyorum.” KOÇ BURCU KRİSTALİ: Granat Kırmızı, Turmalin, Yakut, Beyaz Safir, Elmas, Kan Taşı, Lal kullanabilirler. Bu kristallerin hepsi Mars’ın yönetimindedir. Özellikle Elmas, Koç burcu insanın cesaretini artırır ve negatif enerjiye karşı kalkan görevi görür. Geçmişte ulusların askerleri Elmas’ı, Ametist ve Zümrüt ile birlikte cesaret için kullanmışlardır. Ayrıca mikropsuz bir ortam yaratmak, kullanılan yeri arındırmak için yararlanılmıştır. Koç burcu olan Roma İmparatoru Karl’ın krallığı süresince kullandığı tılsım şeklindeki Beyaz Safir, onun hayatında son derece etkili olmuştur. BOĞA BURCU KRİSTALİ: Mavi Akik, Firuze, Yeşim, Zümrüt, Krizokol, Mavi Safir kullanabilirler. Mavi Akik, Mavi Safir ve Firuze, kadim öğretilerde tüm kan hastalıkların ve gözle ilgili rahatsızlıkların tedavisinde kullanılmış, olumlu sonuçlar doğurmuştur. Boğa burçları özellikle Firuze kullanarak negatif enerjiden korunabilir, auralarındaki enerjiyi koruyabilirler. Tarihte Zümrüt, Elmas ve Firuze, Kanuni Sultan Süleyman tarafından yüzük ve başlıklarında padişahlığı süresinde kullanılmıştır. Osmanlı’nın sanatı yansıtılarak, belirlenen gezegenlere göre kristaller, camilerden oturdukları tahta, kullandıkları mühürlere ve mimarinin birçok bölümünde bilinçli bir şekilde Müneccimbaşları tarafından kullanılmıştır. İKİZLER BURCU KRİSTALİ: Dantelli Agat, Yeşil Zirkon, Oniks, Diopsit, Peridot, Krizopras ve Yeşil Turmalin kullanabilirler. Dantelli Agat, tarihte kadim bilgelik taşı olarak geçer. İngiltere Kraliçesi 1. Elizabeth’in de aralarında bulunduğu pek çok önemli insan, başarı ve istikrar için bu kristali kullanmıştır. Krizopras ise sezgileri güçlendirir, korku ve kaygıları azaltır, sağlıklı kararlar almakta, konsantre olmakta faydalı bir başarı kristalidir. Tarihte Krizopras, tılsım olarak Büyük İskender tarafından kullanılmış ve Büyük İskender bu kristale hayatı boyunca çok önem vermiştir. Agat ve Krizopras, Başak ve Balık burçları tarafından kullanılmamalıdır. YENGEÇ BURCU KRİSTALİ: Ay Taşı, Labradorit, Peridot, Beyaz Zirkon, Rodokrozit, Zümrüt ve Kalsedon kullanabilirler. Şifa enerjisi yüksek olan Zümrüt, tüm kadim uygarlıklarda kullanılmıştır. Mısırlılar büyük altın halkalar yapıp içine zümrütler yerleştirerek Güneş ışınlarını bedenin hasta bölümüne odaklamışlardır. Roma İmparatoru Neron, gözlerinden rahatsızlandığında, arenada gerçekleşen oyunları büyük bir Zümrüt’ün eşliğinde izlemiştir. Doğum haritasında Ay burcu zararlı konumda olan bir Yengeç, Zümrüt kullanmamalıdır. Yengeçler için Ay Taşı, koruyucu ve aynı zamanda şanslarının artması konusunda en iyi tercih olacaktır. ASLAN: Elmas, Kaplan Gözü, Kehribar, Sarı Topaz, Sarı Safir, Kalsedon ve Sardoniks kullanabilirler. Sardoniks iki tabakalı bir Akik taşıdır. Kadim öğretilerde antiseptik özellikleri ile bilinir ve yaydığı titreşimle takan kişiyi bulaşıcı hastalıklardan koruduğuna inanılır. Ünlü Kahin Üstad Nostradamus aynı zamanda hekimdi ve pek çok hastalığa karşı koruma sağlaması amacı ile bu kristali toz haline getirerek ilaçların karışımında kullanmış, pek çok rahatsızlığa karşı fayda sağlamıştı. Kehribar, özellikle Roma’da, tiroit ve boğaz enfeksiyonlarının tedavisinde sıklıkla kullanılmıştır. Kehribar aynı zamanda hazinelerin korunması ve bereket için de pek çok uygarlık tarafından kullanılmıştır. BAŞAK: Jasper, Jet, Lapis Lazuli, Yeşim, Kırmızı Akik ve Safir kristallerini kullanabilirler. Kadim öğretilerde Kırmızı Akik, akıcı konuşma ve negatif ruhsal saldırılara karşı koruyucu olarak, göbeğin üzerine iri bir Akik koyarak kullanılmıştır. Negatif enerjilerden koruduğu gibi sanrılar gören, korkuları fazla olan insanlara da olumlu sonuçlar vermiştir. Kadim insanlar bu konuda çok daha detaylı bilgiyi Mısır’ın ölüler kitabında paylaşmışlardır. Yeşim, özellikle Çin’de kutsal sayılan bir kristaldir. Tüm tarih boyunca imparatorluklarında kullanılmış, günümüzde de devlet erkanı tarafından kullanımı devam ettirilmektedir. Böbrek rahatsızlıkları ve ateşin düşürülmesinde de kullanılmaktadır. TERAZİ: Topaz, Zirkon, Dumanlı Kuvars, Kuvars, Akuamarin, Lapis Lazuli, Mercan ve Opal kristallerini kullanabilirler. Astrolojik haritanızda Venüs zararlı konumda ise Opal kullanılmamalıdır. Topaz ve Dumanlı Kuvars, iki ucu yassı şekilde kullanıldığında Terazi burçlarını dışarıdan gelen etkilere karşı korur ve yaşamlarında istikrar sağlamalarında yardımcı olur. Mercan ise kadim uygarlıklarda, yapısında bulundurduğu magnezyum ve kalsiyumdan dolayı öğütülerek, sara hastası çocukların tedavilerinde ve dalak ile ilgili hastalıklarda kullanılırdı. Dikkat dağınıklığı ve geçmişe olan bağımlılığı fazla olan Terazi’ler, özellikle Satürn transitlerinde dönemsel olarak Lapis Lazuli kristalini kullanabilirler. AKREP: Hematit, Malahit, Obsidyen, Lal, Beril, Kırmızı Turmalin ve Akumarin kristallerini kullanabilirler. Kadim uygarlıklarda Mısırlılar, Beril’i guatr tedavisinde kullanırlardı. Akuamarin’i ise sezgilerin güçlenmesinde, mistik ve psişik konularda kullanmışlar, adına da “Kahi’nin Taşı” demişlerdir. Kırmızı Lal kristali ise Hindistan’da savaş dönemlerinde yaralanan askerlerin kanamalarını durdurmak ve açık yaraları iyileştirmek için öğütülerek kullanılırdı. Obsidyen ve Lal, Akrep burçları için oldukça faydalı kristallerdir. Başkalarından kaynaklanan olumsuzlukların yaşamları üzerinde etkili olmaması için kullanılır. YAY: Sodalit, Sitrin, Sardoniks, Güneş Taşı, Sarı Safir, Altın Topaz, Aventurin ve Ay Taşı kristallerini kullanabilirler. Kadim uygarlıklarda Topaz iki şekilde kullanılırdı. Toz haline getirilerek bedenin üst kısmında lapa olarak ya da altın şifa çemberlerine yerleştirerek, Güneş ışınlarının ağrıyan bölgeye yansıması sağlanırdı. Topaz Sardoniks ve Altın Topaz, Yay burçlarının ruh ve beden sağlığında koruyucudur, aynı zamanda iş hayatlarında, finansal konularda ve şanslarının artmasında yardımcıdır. Tüm dünyada Topaz; iyi şans, ün ve tanınmışlık için kullanılmaya devam etmektedir. OĞLAK: Spinel, Siyah Turmalin, Yakut, Kara Kehribar, Sitrin, Kalsit, Kuvars, Malahit ve Güneş Taşı kristallerini kullanabilirler. Astrolojik haritada yıldızların öğretmeni Satürn, zararlı konumdaysa Spinel ve Yakut kullanılmamalıdır. Kristal kodlanıp enerjisini yaymaya başladığında, iş ve özel yaşamda pek çok sorunu beraberinde getirebilir. Yakut tüm kadim uygarlıklarda daima en fazla önemsenen kristallerden biridir. Hindistan ve Kaldeniler, Yakut’u, soğuk algınlığı gibi rahatsızlıklarda ve kabus gören çocuklarda sıklıkla kullanırlardı. Oğlak burçları, Kara Kehribar ve Sitrin kristalini günlük hayatlarında kendi iç huzurlarını yakalamak için sıklıkla kullanabilirler. KOVA: Amazonit, Krizokol, Opal, Beyaz Zirkon, Akuamarin, Yeşil Turmalin ve Grena kristallerini kullanabilirler. Yeşil Turmalin, kadim uygarlıklarda, kan hastalıklarına bağlı yüksek ateşin düşürülmesinde kullanılırdı. Grena ise tehlikelerden, kazalardan korumak amacı ile bedende tene değecek şekilde kullanılırdı. Opal, Akumarin ve Grena, Zodyak’ın sıra dışı enerjisi yüksek Kova insanları için en uygun kristalleridir. BALIK: Ametist, Kırmızı Mercan, Mavi Topaz, Ay Taşı, Pembe Kuvars ve Diaspora kristallerini kullanabilirler. Ametist, özellikle Yunan Mitolojisi’nde, sarhoşluğa sebep olmaması için içkiler ametist kadehlerinde ikram edilirdi. Diğer uygarlıklarda ise enerjisi çok yüksek olan bu kristalin etkili olabilmesi için bir başkası tarafından hediye edilmesine önem verilirdi. Taşıyan kişiyi güçlü, etkileyici kılacağına inanılırdı. Sinir sistemi üzerinde oldukça etkili olan bu kristal, yaydığı titreşimlerle bulunduğu ortamda ve kristali kullanan kişide arınma ve koruma sağlar. GEZEGEN GÜNLERİNE GÖRE KRİSTALLERİN YÜZÜK OLARAK KULLANIMI Pazar, GÜNEŞ’in günüdür. Güneş’in kristallerini (Kırmızı Yakut, Kırmızı Lal, Kırmızı Spinel) ya da burcunuza uygun kristalinizi sağ elinizin yüzük parmağında kullanabilirsiniz. Pazartesi, AY’ın günüdür. Ay’ın kristallerini (Ay, İnci, Ay Taşı, Beyaz Zirkon, Beyaz Mercan) sağ ya da sol elin yüzük parmağında kullanabilirsiniz. Salı, MARS’ın günüdür. Mars kristallerini (Kırmızı Mercan, Kırmızı Turmalin, Kırmızı Zirkon, Carnelian) ya da burcunuza uygun kristalinizi, sağ elinizin işaret veya yüzük parmağında kullanabilirsiniz. Çarşamba, MERKÜR’ün günüdür. Merkür kristallerini (Turmalin, Yeşil Yeşim Taşı, Oniks, Peridot) ya da burcunuza uygun kristalinizi orta veya küçük parmağınızda kullanabilirsiniz. Perşembe, JÜPİTER’in günüdür. Jüpiter kristallerini (Sarı Safir, Altın Topaz, Sitrin, Kehribar) ya da burcunuza uygun kristalinizi sağ elinizin işaret parmağında kullanabilirsiniz. Cuma, VENÜS’ÜN günüdür. Venüs kristallerini (Elmas, Beyaz Safir, Opal, Pembe Kuvars) ya da burcunuza uygun kristalinizi sağ veya sol elinizin orta parmağında kullanabilirsiniz. Cumartesi, SATÜRN’ün günüdür. Satürn kristallerini (Mavi Safir, Lapis Lazuli, Malahit, Mavi zirkon) ya da burcunuza uygun kristalinizi, sağ elinizin orta parmağında kullanabilirsiniz. Bu harika bilgilendirici yazı Sayın Şenay Yangel in bir yazısından alınmıştır..
Başlıklarla Taşların Özellikleri
En çok tercih edilen taşların inanılan özellikleri nelerdir? Bu yazı da kısa kısa en inanılan etkilerini anlattık.
Doğal Taşların Temizliği
Evimizde bulunan doğal taşlarımızı aldığımız ilk anda temizleyerek üzerine çekmiş olduğu bize ait olmayan enerjilerden arınmasını sağlamalıyız. Sonrasında da belli periyodlarla devam edilmelidir. Temizlemek için birden fazla önerimiz olacak, kayaç türü taşlarda tüm yöntemler uygunken takı ve aksesuarlarımız için dolunay ışığı, selenit taşı, çeşitli enerji kanalları veya kaya tuzu ile kuru temizleme yöntemleri daha doğrudur.
Hematit Taşı Hakkında Kısa Kısa
Hematit Taşı Özellikleri ve Faydaları Değerli taşların geçmişi, hareket halinde olan yer çekirdeğinin yüzeye ulaştırdığı erimiş magmaya dayanır. Bu erimiş mineral ve kaya kütlesine, buhar, gazlar ve kaynayan sular eşlik eder. Daha sonra çeşitli minerallerle birleşerek değerli taşları ve kristalleri oluştururlar. Oluşumunu milyonlarca yılda tamamlayan bu taşlar, zamanla içlerinde elektromanyetik enerji depolarlar. Taşlara şifalı olma özelliği kazandıran da bu elektromanyetik güçtür. Günümüzde alternatif tedavi yöntemi olarak kullanılan değerli taşlara duyulan ilgi her geçen gün artarak devam etmektedir. Şifa bulmak ve iyileşmek amacıyla hemen hemen dünyanın yer yerinde kullanılan bu tedavi yönteminin tarihi, insanlık tarihi kadar eskidir. Öyle ki eski uygarlıklarda değerli taşların güçleriyle ilgili bilgilere rastlamak mümkündür. Hematit Taşı Nedir? Demirin başlıca kaynaklarından olan hematit, oldukça narin bir kristaldir. Bu nedenle çalışırken oldukça hassas ve titiz davranılması gerekir. Kan taşı olarakta bilinen hematit taşı, kahverengi ve kırmızı renktedir. Ayrıca içerdiği kayaçlardan ötürü farklı renklerde de olabilir. Çelik üretiminde kullanılan önemli bir mineraldir. Sağladığı yararlardan dolayı, eski dönemlerde kullanılan taşların başında gelir. Doğada bol miktarda bulunan hematit taşı değişik şekillerde de olabilir. En çok rastlanan türü ince taneli, yumuşak ve topraksı yapıda olan kırmızı aşıboyasıdır. Bu türün içinde böbrek biçiminde ya da lifli yapıda bulunan pekişik yapılı hematitler yer alır. Hematit Taşının Özellikleri Nelerdir? Hematit taşı diğer adıyla kan taşının en önemli özelliği; görünüş olarak demire benzeyen fakat kolaylıkla kırılabilen hassas bir taş olmasıdır. Özellikle ince kesimli olanlar yere düştüğünde kolayca kırılabilirler. Narin bir kristal olan hematit, demirin başlıca kaynaklarındandır. Narin olmasından dolayı işlenirken oldukça hassas ve titiz davranılmalıdır. Hematit taşı çelik üretimin kullanılan tek mineraldir. Alüminyum, silisyum, manganez ve toryum elementlerinden oluşur. Eski uygarlıklarda tılsım olarak kullanılan hematit, Eski Mısır’da büyülü taş, Eski Romalılarda ise düşmana karşı korunmada etkili bir silah olarak kabul edilmiştir. Günümüzde ise tamamen şifa kaynağı olarak kullanılır. Farklı coğrafi bölgelerde bolca bulunan hematit taşları, kahverengi, siyah, gri ve kırmızı renkte olabilirler. Bazıları ise koyu yeşil renkte olup, üzerinde tıpkı kan damlalarına benzeyen kırmızı küçük lekeler vardır. Bunun sebebi taşın yapısında bulunan demir oksit mineralidir. Genellikle yarısaydamdır. Koyu kırmızı ve ışıltılı çizgileri vardır. Enerjisi oldukça yüksek bir taştır. Bu enerji ayaklarınızı toprağa güvenle basmanızı sağlar. Hematit taşında bulunan enerji kristalleri hayata dair farkındalığınızı arttırarak, öğrendiğiniz bilgileri beyninizde harmanlayıp, uygulamanızı kolaylaştırır. Doğal bir ağrı kesici özelliği olan hematit, uyku problemlerinin çözülmesine ve uyku düzenini sağlamaya yardımcı olur. Aynı zamanda vücudunuzda meydana gelen açık yaraları hızla kapatma özelliğine de sahiptir. Hematit Taşı Nerelerde Çıkarılır ve Nasıl Anlaşılır? Hematit taşı, daha çok volkanik ve metaformik kayaçlarda, birincil ve ikincil olarak oluşan tortul kayaçlarda yaygın olarak görülür. Dünya üzerinde; Almanya, İngiltere, Çin, Güney Amerika, Kanada, Kazakistan ve Brezilya gibi ülkelerde çıkarılmaktadır. Opak bir görünüme sahip olan hematit kristalinin sertliği 5-6 arasında değişmektedir. Hematit taşının gerçek ya da sahte olduğunu genellikle elinize aldığınızda anlayabilirsiniz. Eğer anlaşılmıyorsa, basit birkaç yöntemle anlaşılabilir. Birçok değerli taşın imitasyonu olduğu gibi hematit taşının da sahtesi vardır. Fiyat olarakta daha ucuz olan bu taşlar, genellikle değerli taşın rengine boyanıp, hematit taşına benzetilmektedir. İlk bakışta anlaşılması zor olan bu durum taşın bir kenarının kırılmasıyla daha net anlaşılabilir. Taşı kırdıktan sonra dış ve iç rengi arasındaki uyumsuzluk taşın sahte olduğunu gösterir. Yani dışı farklı renk, içi farklı renkte olur. Taşı biraz çakmakla ısıttığınızda taşın renginde bir değişim oluyorsa bu yine taşın imitasyon olduğunu gösterir. Hematit Taşı Nasıl Temizlenir? Hematit taşının etkisini devam ettirmesi ve vücuttan aldığı negatif enerjiyi dışarı atabilmesi için belli aralıklarla temizliğinin yapılması gerekir. Hematit taşını 5 dakika kadar akan suyun altında temizleyebilir ya da güneşin altında yaklaşık 1 saat bekletebilirsiniz. Bunun yanında, hematit taşından yapılmış aksesuarlarınızı da nemli bir bez yardımıyla, bastırmadan hafifçe silip, kuru bir bezle kurulayarak temizliğini yapabilirsiniz. Hematit Taşının Faydaları Hematit taşı, doğada bulunan ve bilinen en faydalı taşlardan biridir. Çeşitli araştırmalara da konu olan hematit taşının insan için birçok faydasını sayabiliriz. Bunlardan birincisi çağımızın önemli hastalıklarından biri olan stresi ve gerginliği azaltıcı etkisi olmasıdır. Stresin, ekonomik sıkıntılar, iş ve aile hayatında yaşanan problemler, aniden ortaya çıkan aksaklıklar, olumsuzluklar, kişinin sevdiği birini kaybetmesi gibi birçok sebebi vardır. Kişiyi yoğun stres altına sokan bu durumlar karşısında hematit taşı kişiye güç ve enerji vererek canlılık kazandırır. Özellikle hematit taşından yapılmış bileklikler, stresi minimum düzeye düşürmeye yardımcı olur. Kısa süre sonra vücudunuzun rahatladığını ve sakinleştiğinizi hissedersiniz. Hematit taşının sinir sistemini düzenleme etkisi sayesinde aşırı heyecanlanma ve duygulanma durumlarınız ortadan kalkar. Vücudunuzu ve zihninizi daha kolay yönetirsiniz. Hematit taşı bedendeki negatif enerjiyi atmanızı sağlayarak, hem bedeninizi hem de bağışıklık sisteminizi güçlendirir. Böylelikle hastalıklara yakalanma riskiniz azalır. Eğer hastaysanız, hastalığınızı daha hafif atlatmanıza yardımcı olur. Bedeninizde bulunan gizli enerjileri hareket ettirerek, kişiye cesaret verir. Korkularınızı yenmenizi sağlar, kendinize ve çevrenize bakış açınızı pozitif hale getirerek, özgüven sağlar. Hematit taşının yukarıda sayılan faydalarından tam olarak yararlanabilmek için taşın, güneş enerjisi ve doğadaki diğer enerjilerin taştan geçerek bedene ulaşması gerekir. Kararsız kaldığınız ya da ne yapacağınızı bilmediğiniz durumlarda hematit taşı size yardımcı olabilir. Karar vermede yaşanan güçlüklere birebir iyi gelen hematit taşı, içinizde rehberi çıkartmanızı sağlayarak, sizi en doğru olan seçime yönlendirecektir. Hematit taşının çekim gücünün fazla olmasından dolayı kişisel çekim gücü sağlar ve kişiye neşe verir. İnsan zihnini berraklaştırarak, zeka ve akıl kıvraklığı sağlar. Hafızayı güçlendirici etkisi vardır. Hematit taşının genelde psikolojik etkileri ve faydası daha çoktur. Bu etkilerden bir diğeri de insana mutluluk vermesi ve insanı sürekli pozitif düşünmeye yöneltmesidir. Hematit taşının psikolojik faydalarının yanı sıra bir de fizyolojik faydaları vardır. Kan dolaşımını düzenleyerek, hücrelerin sağlıklı yapıda olmasını sağlar. Kalbi ve böbreği korur. Özellikle yüksek tansiyon hastalarına oldukça yararlıdır. Bel soğukluğu hastalığına karşı iltihap sökücü etkiye sahiptir. Dalağın düzenli ve sağlıklı çalışmasını sağlar. İskelet sistemi hastalıklarını da tedavi edici özelliği vardır. Karaciğere, mideye ve gözlere de faydalıdır. Toplumumuzda sıkça rastladığımız romatizmaya özelliklede hayatınızı felç eden iltihaplı romatizmalara karşı faydalıdır. Ağrıların azalmasına yardımcı olur. Eğer saçlarınız seyrek, yıpranmış ve dökülüyorsa, hematit taşı saçlarınızın dökülmesini durdurarak daha gür saçlarınızın çıkmasını sağlar. Görüldüğü gibi doğal taşların insanlar için birçok faydası vardır. Yüzyıllardır bu inançla hareket eden insanlar faydalı taşları kullanmışlardır. Günümüzde de kullanılmaya devam etmektedirler. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli nokta her taşın her insanda aynı etkiyi ve aynı faydayı göstermesini beklemektir. Bu yanlış bir davranıştır. Tıp ilimi bu kadar ilerlemişken bazı hastalıkları görmezden gelip sadece taşlardan şifa beklemek sağlığa zarar verebilir. Şifalı taşları bilimsel bir tedavi yöntemi olarak değil de alternatif ve destekleyici bir yöntem olarak kabul etmemiz gerekir.. Hematit taşını Her açıdan tanımamıza olanak veren bu yazıyı yazdığı için HAKAN KUTLUAY a teşekkür ediyoruz...